Dikkatimiz genellikle en olası olmayan şeylere çekilir. Bence Rusya'daki bir askeri araba mezarlığı bu gruba uyuyor.
Ben çocukken Grândola'daki evimin civarda iki büyük ilgi noktası vardı: 1º de Maio bahçesi, harika oyunlar için bir sahne ve eski dört tekerlekli ihtişamların dinlendiği küçük bir hurdalık. Annem beni evden ne zaman çıkarsa o iki yerden birine koşardım. İkincisinin “yasak” olduğunu bile bile…
Ama herkesin bildiği gibi, “yasak meyve her zaman en çok arzu edilendir”. Ve sonra, benim ve bazı arkadaşlarımın "sinsi" gittiği yerdi. O zamanlar, sessiz Vila de Grândola'da, büyük şehirlerin sorunlarından uzak, sokakta oynamak bir alışkanlıktı.
O zamandan beri terk edilmiş yerlere özel bir ilgi mi besledim, yoksa gerçekten bu tür yerler için insanlığın genel bir baş dönmesi mi bilmiyorum. Bu yerlerin altında yatan belli bir romantizm olduğuna inanıyorum, bir daha ne olduğu ve asla olmayacağına dair bir melankoli. Açıklaması kolay olmayan derin bir duygu. Belki bu zevki benimle paylaşırlar, eğer öyleyse, işte Rusya'daki bir askeri araba mezarlığından bazı görüntüler:
![0_1a0f16_84c6e9e0_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_1.webp)
![0_1a0f22_b3adaad_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_2.webp)
![0_1a0f21_2af5ac32_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_3.webp)
![0_1a0f20_eadfd12d_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_4.webp)
![0_1a0f18_85ffc45a_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_5.webp)
![0_1a0f02_ec8eb9a0_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_6.webp)
![0_1a0f04_66092494_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_7.webp)
![0_1a0f07_8eadd723_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_8.webp)
![0_1a0f14_c84f228b_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_9.webp)
![0_1a0f15_d6b5b0ff_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_10.webp)
![0_1a0f1f_40fc1c6f_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_11.webp)
![0_1a0f1e_9a1eabd1_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_12.webp)
![0_1a0f1d_7cebfff7_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_13.webp)
![0_1a0f24_b5e3b095_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_14.webp)
![0_1a0f23_8a7c4ee7_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_15.webp)
![0_1a0f01_f1e67cee_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_16.webp)
![0_1a0f0f_31ca04_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_17.webp)
![0_1a0efe_37c7390d_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_18.webp)
![0_1a0f00_20eb704b_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_19.webp)
![0_1a0f0b_adfc540b_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_20.webp)
![0_1a0f0c_beb6f11a_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_21.webp)
![0_1a0f0d_3238d0e9_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_22.webp)
![0_1a0f0e_627475ab_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_23.webp)
![0_1a0efb_7766849e_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_24.webp)
![0_1a0efa_7696bffa_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_25.webp)
![0_1a0ef9_ccc0896_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_26.webp)
![0_1a0ef5_1e98eb8b_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_27.webp)
![0_1a0f29_e3faa2cc_XXL.jpeg](/userfiles/310/29083_28.webp)
Bu makale ilginizi çektiyse, İtalya'da bir şatoda terk edilmiş Alfa Romeo'nun tarihine "bir göz atmak" isteyebilirsiniz. Bence de buna değer.
Metin: Guilherme Ferreira da Costa
Fotoğraf kredisi: Saoirse-2010